Türk Edebiyatının öncü ismi, Edebiyatımıza sayısız eser kazandıran Yahya Kemal Beyatlı, 1 kasım 1958'de 74 yaşında İstanbul'da hayatını kaybetti.
Asıl adı, Ahmet Âgâh olan Yahya Kemal'in Edebiyatçılığının yanı sıra, siyasetçi ve diplomat kişiliği de bulunuyor.
2 Aralık 1884'te Üsküp'te dünyaya gelen Yahya Kemal, özel Mekteb-i Edep'te tamamladı.
892'de Üsküp İdadisi'ne girdi. Bir yandan da İshak Bey Camii Medresesi'nde Arapça ve Farsça dersleri aldı.
1904'te Siyasal bilgiler yüksek okuluna kaydolan Kemal, Jön Türklerle ilişki kurdu.
Ahmet Rıza, Abdullah Cevdet, Samipaşazade Sezai, Prens Şahabettin gibi dönemin ünlü kişilerini tanıdı. Şefik Hüsnü ve Abdülhak Şinasi Hisar'la arkadaşlık kurdu.
1922'de barış anlaşması için Lozan'a giden kurulda danışman olarak yer aldı.
1923'te Urfa milletvekili oldu. Cumhuriyet'in kurulmasından sonra Varşova ve Madrid'de ortaelçisi olarak görevlendirildi.
Daha sonra sırasıyla Yozgat, Tekirdağ, 1943-1946'da da İstanbul milletvekili oldu. Halkevleri Sanat Danışmanlığı yaptı. 1949'da Pakistan Büyükelçisi iken emekli oldu.
Yaşamının son yıllarını İstanbul'da Park Otel'de geçirdi. Tutulduğu müzmin barsak kanamasının tedavisi için 1957'de Paris'e gitti. Bir yıl sonra Cerrahpaşa Hastanesi'nde aynı hastalık nedeniyle öldü.
Yahya Kemal'den geriye ise, ölümsüzleşen şu dizeler kaldı:SESSİZ GEMİArtık demir almak günü gelmişse zamandan
Meçhule giden bir gemi kalkar bu limandan.Hiç yolcusu yokmuş gibi sessizce alır yol;
Sallanmaz o kalkışta ne mendil, ne de bir kol.Rıhtımda kalanlar bu seyahatten elemli,
Günlerce siyah ufka bakar gözleri nemli,Biçare gönüller! Ne giden son gemidir bu!
Hicranlı hayatın ne de son matemidir bu.Dünyada sevilmiş ve seven nafile bekler;
Bilmez ki giden sevgililer dönmeyecekler.Bir çok gidenin her biri memnun ki yerinden,
Bir çok seneler geçti; dönen yok seferinden.
Güngör GÖRDEN
Asıl adı, Ahmet Âgâh olan Yahya Kemal'in Edebiyatçılığının yanı sıra, siyasetçi ve diplomat kişiliği de bulunuyor.
2 Aralık 1884'te Üsküp'te dünyaya gelen Yahya Kemal, özel Mekteb-i Edep'te tamamladı.
892'de Üsküp İdadisi'ne girdi. Bir yandan da İshak Bey Camii Medresesi'nde Arapça ve Farsça dersleri aldı.
1904'te Siyasal bilgiler yüksek okuluna kaydolan Kemal, Jön Türklerle ilişki kurdu.
Ahmet Rıza, Abdullah Cevdet, Samipaşazade Sezai, Prens Şahabettin gibi dönemin ünlü kişilerini tanıdı. Şefik Hüsnü ve Abdülhak Şinasi Hisar'la arkadaşlık kurdu.
1922'de barış anlaşması için Lozan'a giden kurulda danışman olarak yer aldı.
1923'te Urfa milletvekili oldu. Cumhuriyet'in kurulmasından sonra Varşova ve Madrid'de ortaelçisi olarak görevlendirildi.
Daha sonra sırasıyla Yozgat, Tekirdağ, 1943-1946'da da İstanbul milletvekili oldu. Halkevleri Sanat Danışmanlığı yaptı. 1949'da Pakistan Büyükelçisi iken emekli oldu.
Yaşamının son yıllarını İstanbul'da Park Otel'de geçirdi. Tutulduğu müzmin barsak kanamasının tedavisi için 1957'de Paris'e gitti. Bir yıl sonra Cerrahpaşa Hastanesi'nde aynı hastalık nedeniyle öldü.
Yahya Kemal'den geriye ise, ölümsüzleşen şu dizeler kaldı:SESSİZ GEMİArtık demir almak günü gelmişse zamandan
Meçhule giden bir gemi kalkar bu limandan.Hiç yolcusu yokmuş gibi sessizce alır yol;
Sallanmaz o kalkışta ne mendil, ne de bir kol.Rıhtımda kalanlar bu seyahatten elemli,
Günlerce siyah ufka bakar gözleri nemli,Biçare gönüller! Ne giden son gemidir bu!
Hicranlı hayatın ne de son matemidir bu.Dünyada sevilmiş ve seven nafile bekler;
Bilmez ki giden sevgililer dönmeyecekler.Bir çok gidenin her biri memnun ki yerinden,
Bir çok seneler geçti; dönen yok seferinden.
Güngör GÖRDEN