Uzun zamandır içimde yazmalıyım dediğim ama hep geciktirdiğim bir yazıyı artık yazmazsam eksik kalacak dediğim bir isim var bugün...
Övgüyü hak eden bir gayretin, kıymeti bilinmesi gereken bir emeğin sahibinden söz edeceğim.
Ülkü Ocakları Kayseri İl Başkanı Halit Yağmur...
Göreve başlayalı henüz bir buçuk yıl olmuş. Ne uzun yıllar, ne de arkasına sığınılacak bir mazeret süreci…
Ama işte bazen mesele geçen zaman değil, o zamana ne sığdırdığındır.
Ve Halit Başkan bu kısa sürece adeta destan sığdırmış.
Öyle kuru bir sözle değil; rakamla, içerikle, yürekle…
Dile kolay.. 900’e yakın etkinlik…
Her biri ayrı bir anlam taşıyan, gençliğe umut veren, dava şuurunu diri tutan çalışmalar…
Üniversiteli gençlerden ortaöğretim düzeyine, kültürel faaliyetlerden sosyal yardımlara kadar geniş bir yelpazede faaliyet gösteren bir ocaktan söz ediyoruz...
Adeta Ülkü Ocakları Kayseri Şubesi değil; Türk Dünyası'nın nabzının attığı bir merkez haline geldi burası.
Geçtiğimiz 19 Mayıs’ta gerçekleştirilen Gençlik Şöleni ise bu çalışmaların adeta taçlandığı bir gün oldu.
10 bine yakın insanın katıldığı o büyük buluşmada yalnızca bir gençlik heyecanı yoktu.
Orada Doğu Türkistan’dan Irak Türkmenlerine, Azerbaycan’dan Suriye’ye kadar Türk Dünyası’nın yüreği atıyordu.
Halit Başkan sadece Kayseri’ye değil, Türk coğrafyasının dört bir yanına gönül köprüleri kurdu.
Kimine yardım kolisiyle, kimine bir selamla, kimine dert dinleyerek…
Binler bir oldu o gün.
Çünkü bu dava sadece sözle değil, hissederek, paylaşarak, yaşayarak taşınırdı.
Ama en çok da eğitim meselesine verdiği kıymet beni etkiledi.
Halit Yağmur, geleceğin Ülkücülerini yetiştirecek bir altyapıyı inşa etmenin derdine düşmüş bir Başkan.
Sözde değil, işte…
Şimdi yepyeni bir ocak binasının temeli atılıyor.
Yakında, bizzat Genel Başkanın katılımıyla gerçekleştirilecek olan bu temel atma töreni, yalnızca bir binanın değil, geçmişin ülküsü ile örülmüş bir istikbalin temelidir aslında.
Daha iyi şartlarda, daha konforlu ortamlarda, daha sistemli bir şekilde ülkücü gençliğe eğitim verilecek bir merkez yükseliyor.
Ve bu, nesilden nesile aktarılacak bir mirasın ilk taşı oluyor.
Şimdi buradan biri çıkıp “Bu bir övgü yazısı mı?” dese, evet derim.
Evet, bu bir övgüdür.
Çünkü marifet iltifata tabidir.
Ve bazı isimler vardır ki, onları takdir etmek kişilere değil, değerlerin ayakta kalmasına katkı sunmaktır.
Halit Başkan, makamdan güç alan değil; makamına güç katan biri oldu.
Omuzladığı dava, yalnızca bir görev değil; bir yük, bir sorumluluk, bir ahlaki duruştur onun için.
Köşemin bu satırlarını bir temenniyle kapatmak isterim:
Allah, Halit Yağmur gibi gençlerin yolunu açık eylesin.
Bu millete, bu devlete, bu inanca omuz veren nice yiğitler nasip etsin.
Ve bilinsin ki; “Yağmur gibi yağan” hizmetin arkasında, adı gibi tertemiz bir niyet, bir samimiyet var…
Köşemde yer vermek bir borçtu.
Bugün o borcu ödemiş sayıyorum kendimi.