Geçtiğimiz günlerde, Milliyetçi Hareket Partisi'nin önde gelen isimlerinden Yeniay Özarslan'ın sosyal medya hesabından paylaştığı bir yazı, ülkücü camiayı derinden etkiledi ve önemli tartışmalara yol açtı. Bu yazıda, Kayseri'de ülkücü hareketin günümüzdeki durumu sert bir üslupla ele alınmış, samimi bir özeleştiri yapılırken, çok değerli konulara temas edilmiş..
Ülkücülük, kökleri derinlere uzanan, vatan sevgisi ve milli birlik ruhuyla beslenen bir ideolojidir. Ancak maalesef Kayseri'de bu değerlerin bazıları, siyasi ikbal peşinde koşanlar tarafından gölgelenmekte. Yeniay Özarslan'ın yazısında ifade ettiği gibi, partinin içinde bulunan bazı kişiler, sadece makam, mevki, danışmanlık gibi koltuklara ulaşmanın peşinde koşmakta. Ülkücü hareketin yüce idealleri, bu çıkar amaçlı çabalara kurban gitmekte.
Milyonlarca insanın seçimlerde oy kullanarak geleceğe yön verdiği bir dönemde, bir avuç kişinin kendi çıkarlarını öncelemesi, camia içerisinde üzüntü ve hayal kırıklığı yaratmakta. Bu bir avuç insan, sanki kendi başlarına tüm dünyanın yükünü omuzlamış kahramanlar gibi davranmakta. Ülkücü hareketi sadece onlar taşıyor, onlar yönlendiriyor gibi bir tutum içindeler. Ancak gerçek ülkücü hareketin taşıyıcıları, bütün milletimizdir ve bu davayı yürekten sahiplenmeli.
Yeniay Özarslan'ın yazısında dikkat çektiği en önemli noktalardan biri, ülkücülüğün sadece söylemle değil, eylemle yaşanması gerektiği.
Onun tanımına göre Ülkücü olmak, kendi çıkarları için değil, millete hizmet etmek ve toplumu daha iyi bir yere taşımak için çaba sarf etmek anlamına gelir.
Ve en önemlisi Ülkücülükte davaya hizmet etmek, kişisel ikbal peşinde koşmaktan daha öncelikli olmalı.
Yeniay Özarslan'ın yazısının ardından önemli bir soru akla geliyor:
Ülkücülük nedir ve kimler ülkücüdür?
İşte bu sorunun cevabını da Özarslan'ın paylaştığı yazıda bulabiliriz. Ülkücülük, sadece kendini düşünmek değil, toplumun refahı için çalışmak, vatan sevgisiyle yan yana gelmektir. Ülkücü olmanın özü, kişisel çıkarları değil, milletimizin çıkarlarını öncelemektir.
Özellikle ülkücü kimliği taşıyan kişilerin, bu yazıdan çıkarmaları gereken dersler var. Siyasi ikbal ve makam hırsı, ülkücü hareketin ruhunu zayıflatmamalı, gerçek ülkücü değerlerden sapmamalı. Ülkücü olmanın taşıdığı yükümlülükleri anlamak, gelecek nesillere örnek olmak ve tarih sayfalarında onurlu bir yer edinmek için çaba göstermek, her ülkücünün sorumluluğudur.
Nihayetinde, Yeniay Özarslan'ın sosyal medyada yaptığı eleştiri, MHP Teşkilatı ve Ülkücü hareketin samimi bir özeleştirisini içeriyor ve MHP Kayseri Teşkilatı başta olmak üzere tüm Ülkücü Camiaya yerel seçimler öncesi siyasi arenada daha güçlü adımlar atma önerisi getiriyor.
"Ülkücülük, samimiyetle yaşanmalı, milletin ve vatanın refahı için çaba harcamalıdır" Yeniay Özarslan'ın dile getirdiği bu değerler Ülkücü hareketi Kayseri'de daha sağlam temellere oturtma amacı güdüyor diye düşünüyorum.
Sonuçta Yeniay Özarslan yine yeniden güzel bir eleştiri ile camiasına kendi özelinde ders niteliğinde öz eleştiride bulundu diye bitirelim günü..